Şırınga şeklinde ambalajı bulunan sıvı çikolatayı yedikleri sırada fenalaşan iki öğrencinin hayatını kaybetmesi, dikkatleri bu tür ürünlerde gıda güvenliği konusuna çekerken, Adli Bilimciler Derneği de konunun psikolojik yönünü de ele alarak çarpıcı açıklamalarla bazı uyarılarda bulundu.
Dernek Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı ile derneğin psikoloji komisyonu başkanı Doç. Dr. Hatice Demirbaş adıyla yayınlanan açıklamada, çocukların şekerlemelerden genellikle hoşlandığı, çevrelerinde bunlar satıldığında veya arkadaşları tükettiğinde onlara cazip geldiği ve alıp tüketmeye yöneldikleri belirtildi.
Şırınga çikolatalarla ilgili iki tehlikenin olduğu belirtilen açıklamada “İlki şırınganın ağzında yer alan tıpanın çocuklarca fark edilememesidir. Çocuklar çikolatayı birden ağızlarına alıp çekmeye başlayınca, tıpa aniden boğaza kaçıp nefessiz bırakıp ölümlere neden olabilmektedir. Gündeme en çok yansıyan tehlikeli yan etki bu olmaktadır. Çocuklar özellikle bu tür bir şeyde ağzında tıpa olacağını fark edememekte, algılayamamakta veya düşünememektedirler. Kısacası çocuklar riski görememektedirler. Bir an önce çikolatayı tatmak istemeleri de riskleri görmede engel oluşturmaktadır.” denildi.
Şırınganın akla tıbbi ilaç ya da uyuşturucuyu getirdiği savunularak bununda bir diğer tehlike olduğu ifade edilen açıklamada şu sözlere yer verildi:
“”Ebeveynlerin aracılığı olmadan ilaçla ilişki kurmayı öğrenme ve ilacın normalleşmesini sağlama riski vardır. Bunlar, erişkinler tarafından ilaç gibi algılanmadığı için (gerçekte de ilaç olmadığı için) çocuklar için şırıngalar normal hale gelebilir. Çocuklar diğer ilaçlar ile bunların farkını algılayamayacaklardır. Benzer durumları daha eski tarihlerde sigara şeklinde sakızlarda, alkolsüz biralarda görmüştük. Daha yakın tarihlerde ise ilaç kapsülüne benzetilmiş, içinden sevgi mesajları çıkan aşk kapsülleri ve kenevir kokulu soğuk çay örnekleriyle karşılaşmıştık. Şırıngalar , ileride değişik bağımlılık yapıcı ilaçlara ilgiyi arttırma riski içermektedir. Şırıngaya bilerek ya da bilmeyerek çocuklar küçük yaşlarda , içinde sevdikleri maddelerle alıştırılmaktadır. Çocuklar büyüdüklerinde şırınga ile kullanılan bağımlılık yapıcı uyuşturucu ya da uyarıcıları daha önce sevdikleri tatlıları tükettikleri maddeler ile eşleştirdiklerinde kolayca uyuşturucu/uyarıcılara yönelebilmektedir. Şırınga sevilen yiyeceklerle şartlandırıldığı için çocuk tehlikeyi göremeyip şırıngadan zarar gelmez diyebilmektedir. Tatlı yiyeceklerle akılda kalan şırınga normal kabul edilmekte, zararlı bir cisim olarak algılanmamaktadır. Çocuklar büyüdüklerinde uyuşturucu/uyarıcıları daha kolay kullanmaya yönelebilmektedir. Görsel olarak alıştıklarına daha sonra kolayca yönelmektedirler.”
Şırıngalar, şeker ve renkli şekerlerin bağımlılık yapıcı ilaç ve malzemelere ilgiyi artırma riski oluşturduğu ileri sürülen açıklamada, okullarda yönetimin ve öğretmenlerin mutlaka ilk yardım eğitimleri alması gerektiği, ayrıca özendirici nitelikte bu tip çikolataların okullarda satışın yasaklanması gerektiği bildirildi.